İş hayatında, işçi ve işveren arasında başta gelen konulardan biri de haklı fesih kavramıdır. 4857 sayılı İş Kanunu ile haklı nedenle fesih halleri ve sonuçları düzenlenerek, her iki tarafın da hakları koruma altına alınmıştır. Yazımızda bu konuyu ele alarak; haklı nedenle fesih hallerini, fesih sonucunda tarafların sahip olduğu hakları, haklı fesih şartları ve bu konudaki uygulamaları inceleyeceğiz.
İş Akdinin Feshi Nedir?
İşveren ile işçi arasında kurulan iş ilişkisinin, taraflardan biri tarafından feshedilmesi sonucunda sona ermesine iş akdinin feshi denir. Fesih iradesinin karşı tarafa ulaşması ile birlikte iş akdi feshedilmiş olur.
İş Kanunu ile iş akdinin feshi hem işveren hem de işçi açısından bazı şartlara bağlı kılınmıştır. Bu şartları yerine getirmeden, keyfi şekilde sözleşmeyi sona erdiren taraf; kıdem tazminatı ya da ihbar tazminatı gibi birtakım hukuki yaptırımlar ile karşılaşabilmektedir. Kanun ile getirilen bu şartların temel amacı ise karşılıklı olarak tarafların haklarını korumak ve çalışma hayatını belirli bir düzene kavuşturmaktır.
Haklı Fesih Nedir?
Haklı nedenle derhal fesih hakkı veya diğer adıyla haklı fesih, kanunda sayılan nedenlerden birinin gerçekleşmesi sebebi ile iş ilişkisine devam etmesi artık beklenemeyecek tarafa, iş sözleşmesini derhal feshetme yetkisi sağlayan bir haktır.
Haklı sebeple derhal fesih hakkı İş Kanunu 24. (işçi) ve 25. Maddede (işveren) hem işçi hem de işveren açısından ayrı ayrı düzenlenmiştir. Ancak bütün haller kanunda tek tek yazılamayacağı için emsal Yargıtay kararları da belirleyici olmaktadır. Önemli olan nokta, iş akdinin artık o taraf açısından katlanılamaz hale gelmesi ve karşı tarafın fiilinin dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırı olmasıdır. Bu durumlar yazının devamında daha detaylı şekilde incelenecektir.
İş akdini haklı nedenle fesheden tarafın, ihbar süresini beklemesine gerek bulunmamaktadır. İş sözleşmesi belirsiz süreli iş sözleşmesi olsa dahi ortada haklı feshe sebep oluşturan bir durum varsa, taraflar iş akdini derhal feshedebilir. Bu nedenle haklı fesih halinde ihbar tazminatı da söz konusu olmamaktadır.
İşverenin sözleşmeyi haklı nedenle feshetmesi halinde, işçiye kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ödemesi gerekmez. Ücret alacaklarına ilişkin haklar ise saklıdır. İşçinin sözleşmeyi bu nedene dayanarak feshetmesi halinde ise istifa etmiş olsa dahi kıdem tazminatına hak kazanacaktır. Ancak sözleşmeyi sona erdiren taraf olacağı için ihbar tazminatına hak kazanamayacaktır.
İş Akdinin Haklı Nedenle Derhal Feshedilmesi Mümkün Mü?
İş sözleşmesi, sürekli borç doğuran bir sözleşme türüdür. Bu nedenle feshedilmesi mümkündür. Fesih haricinde; tarafların ölümü, belirli süreli iş sözleşmelerinde sürenin bitmesi veya tarafların anlaşarak ikale yolu ile sona ermesi de mümkündür.
Fesih, tek taraflı bir irade beyanı ile sonuç doğuran ve bozucu yeniliğe sahip bir haktır. Ancak şu da vardır ki; sözleşmenin beklenmedik bir anda sona erdirilmesi, karşı taraf açısından olumsuz sonuçlara yol açabilmektedir. Bu sebeple kanun ile düzenlemeye gidilmiş ve tarafların iş akdinin feshinden belirli bir süre öncesinde karşı tarafa haber verme yükümlülüğü getirilmiştir. Bu süreye ihbar süresi veya ihbar öneli denilmektedir. Haklı feshin varlığı halinde ihbar süresinin beklenilmesine gerek yoktur. İhbar tazminatı adlı yazımızda detaylı şekilde incelendiği için ihbar konusuna burada tekrar değinilmeyecektir.
İşçi Açısından Haklı Fesih Nedenleri Nelerdir?
İşçinin haklı nedenle derhal fesih sebepleri şu şekildedir:
- Sağlık nedenleri
- İyi niyet ve ahlak kurallarına aykırı haller ve benzerleri
- Zorlayıcı nedenler
Sayılan bu fesih nedenlerinin ortaya çıkması durumunda, işçi istifa etse dahi kıdem tazminatına hak kazanacaktır.
1. İşçinin Sağlık Sebebiyle Haklı Nedenle Feshi
İş sözleşmesi nedeniyle yapılan iş, niteliği sebebiyle işçinin sağlığı ve yaşayışı açısından bir tehlike oluşturuyorsa işçi, iş akdini haklı nedenle derhal feshedebilir. Sağlık açısından ölümcül derecede bir tehlike riski olmasına gerek yoktur. Buna ek olarak; o işyerinde çalışan başka bir işçinin veya işverenin bulaşıcı bir hastalığa yakalanması ya da iş ile bağdaşmayan bir hastalığa yakalanmak da işçi açısından haklı fesih nedeni oluşturmaktadır.
2. Ahlak ve İyi Niyet Kurallarına Uymayan Haller Ve Benzerleri Nedeniyle Derhal Fesih Hakkı
Bu haller İş Kanunu 24. Madde ile düzenlenmiştir. Şu şekilde özetlenebilir:
- Sözleşme imzalanırken işverenin, işçiyi sözleşmenin önemli noktaları konusunda yanıltması ya da gerçek ile bağdaşmayan bilgiler vermesi.
- İşçinin hak kazanmış olduğu ücretlerin eksik veya hiç ödenmemesi ya da süresinde ödenmemesi. (Fazla mesai, UBGT ve hafta tatili ücretleri de dahil.)
- İşverenin, işçinin namus ve şerefine dokunacak davranış ve sözlerde bulunması.
- İşçi açısından belirlenmiş olan çalışma şartlarının yerine getirilmemesi.
- İşverenin cinsel tacizde bulunması veya başka bir işçi tarafından tacizde bulunulması ve işverene bildirilmesine rağmen; işverenin gerekli önlemleri almaması.
- İşyerinde işçiye mobbing uygulanması.
- İşverenin işçi veya işçinin aile üyelerinden birine saldırması, tehdit etmesi, hapis cezasına yol açacak bir suç işlemesi veyahut işçi hakkında haysiyet ve onur kırıcı ithamlarda bulunması.
Sayılan bu hallerin gerçekleşmesi durumunda işçi, haklı nedenle derhal fesih hakkını kullanarak iş akdini sona erdirebilir. Feshin haklı bir sebebe dayanması nedeni ile istifa edilmiş olsa dahi kıdem tazminatına hak kazanılacaktır.
3. Zorlayıcı Sebeplerle İş Akdinin Feshi
Bazı hallerde, işverenin bir kusuru olmasa dahi işyerinde çalışmak imkansız hale gelmektedir. Bu tarz hallerde işverenin bir kusuru olmamasına rağmen iş akdi askıda kalmakta ve işçi, görevini yerine getirememektedir. İşte bu tarz bir durumda, işin görülememesi 1 haftadan daha uzun süre alırsa, işçi haklı fesih nedeniyle sözleşmeyi sona erdirebilir.
İşverenin Haklı Fesih Nedenleri Nelerdir?
İşveren açısından haklı nedenle derhal fesih sebepleri ise şu şekildedir:
- Sağlık sebepleri
- Ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı haller ve benzerleri
- Zorlayıcı nedenler
- İşçinin tutuklanması ya da gözaltına alınması
Sayılan bu hallerin gerçekleşmesi durumunda işveren, kıdem ve ihbar tazminatı ödemeksizin iş sözleşmesini sona erdirebilir.
1. İşverenin Sağlık Nedeniyle Feshi
Aşağıda sayılacak olan sağlık sebeplerinin varlığı halinde, işveren iş akdini derhal sona erdirebilir:
- İşçinin derli toplu olmayan hayat tarzından, kendi kastından veya alkol bağımlılığından dolayı bir hastalık veya sakatlığa uğraması. (İşçinin bu nedenle arka arkaya 3 iş günü veya 1 ay içerisinde 5 iş gününden daha fazla devamsızlık sergilemesi gerekmektedir.)
- İşçinin sahip olduğu doğum izni süresi sonunda, bu sürenin ardından kanunda öngörülmüş olan bildirim sürelerine ek 6 haftanın geçmiş olmasına rağmen işe başlamaması.
- İşçinin tedavisi mümkün olmayan bir hastalığa yakalanması ve çalışmasının işyeri açısından sakıncalı olduğuna ilişkin bir sağlık kurulu raporunun olması.
Sayılan bu durumlar, işveren açısından haklı fesih nedeni sunar. Bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatı söz konusu olmaz.
2. İşverenin Ahlak ve İyi Niyet Kurallarına Aykırılık Nedeni ile Haklı Feshi
Bu haller özetle şu şekildedir:
- İşçinin işvereni; kimlik bilgisi, sabıka kaydı, önceki iş tecrübeleri ve sağlık durumu gibi esaslı noktalar hakkında hileli şekilde yanıltması.
- İşçinin işyerindeki farklı bir işçiyi cinsel tacizde bulunması.
- İşçinin işveren ya da işverenin aile üyelerine karşı namus ve şerefe dokunacak söz ve davranışlarda bulunması.
- İşçinin iş güvenliğini tehlikeye düşürecek ve işverenin malına zararda bulunacak davranışlar sergilemesi.
- İşçinin başka bir işçiye, işverene veya ailesine karşı fiziksel ya da sözlü sataşmada bulunması.
- İşçinin işyerinde uyuşturucu madde kullanması ya da sarhoş olması.
- İşçinin hırsızlık yapması, meslek sırrını ifşa etmesi ya da işverenin güvenini kötüye kullanması gibi sadakat ve doğruluğa aykırı davranışlarda bulunması.
- İşçinin işyerinde bir suç işlemesi.
- İşçiye görevini yapması hatırlatılmasına rağmen görevini ısrarla yerine getirmemesi.
- İşçinin devamsızlık yapması.
Sayılan hallerin gerçekleşmesi, işveren açısından haklı nedenle derhal fesih hakkı oluşturmaktadır.
Fesih İşlemi Nasıl Gerçekleştirilmelidir?
Haklı fesih, tek taraflı bir irade beyanı ile gerçekleştirilir. Karşı tarafın kabulüne gerek bulunmaz. İrade beyanının karşı tarafa ulaşması ile gerçekleşir ve hukuki sonuç doğurur.
4857 Sayılı İş Kanunu’n 19. Maddesinde, işverenin derhal fesih hakkını kullanması bir şarta bağlı olacak şekilde düzenlenmiştir. Buna göre işveren, gerçekleştireceği fesih bildirimini yazılı şekilde yapmak, haklı nedenle feshe sebebiyet veren durumun ortaya çıkmasından itibaren belirli bir süre içerisinde iş akdini feshetmek ve dayandığı fesih nedenini kesin ve açık şekilde belirtmekle yükümlüdür. Aksi takdirde geçersiz fesih söz konusu olabilecektir. İşçi açısından böyle bir şekil şartı yoktur.
Bir diğer önemli nokta ise sözleşmeyi sona erdiren tarafın, fesih amacı ile bildirdiği sebebe bağlanacak olmasıdır. Yani herhangi bir nedene dayanarak iş akdini fesheden taraf, ileriki süreçte başka bir nedene dayandığı iddiasında bulunamaz. Bu sebeple imkan bulunan hallerde tutanak tutulması, tutanak tanıklarının yargılama aşamasında dinletilmesi ve çekilecek ihtarnamelerin noter kanalıyla iletilmesi; ispat açısından oldukça önemlidir. Bu işlemler sırasında bir hata yapmamak adına, fesihten önce muhakkak bir iş avukatı ile görüşülmeli ve bilgi alınmalıdır.
Haklı Feshin Sonuçları Nelerdir?
Haklı fesih ve sonuçları açısından ilk akla gelen konu, sözleşmenin karşı tarafın onayına gerek olmaksızın sona ermesidir. Bu irade beyanı, karşı tarafın muvafakati olmadan geri alınamamaktadır. Yani işçi, sözleşmeyi feshettiğini karşı tarafa bildirdikten sonra, işverenin onayı olmaksızın vazgeçtim diyerek fesih işlemini geri alamaz. Aynı durum işveren açısından da geçerlidir.
Bir diğer sonuç ise işçilik alacakları ve tazminatlardır. İşçi ve işveren açısından farklı sonuçlar doğurması nedeni ile aşağıda daha detaylı şekilde incelenecektir.
1. İşverenin Haklı Nedenle Feshi Sonuçları
İş Kanunu 25. Maddede sayılan haller, işveren açısından haklı nedenle derhal fesih sebeplerini düzenlemektedir. Bu maddede sayılan durumlardan birinin gerçekleşmesi halinde işveren, herhangi bir ihbar öneli tanımaksızın sözleşmeyi derhal feshedebilir. Bu nedenle işçinin ihbar tazminatı davası açma hakkı da bulunmamaktadır.
Bir diğer sonuç ise işçinin, işe iade hakkını kaybetmesidir. Haklı nedenle fesih halinde, iş ilişkisi işveren açısından artık katlanılamaz duruma geleceği için haklı fesih halinde işçi, işe iade davası açsa dahi dava olumsuz sonuçlanacaktır. Aynı durum geçerli fesih halinde de bulunmaktadır.
İşverenin haklı nedenle feshi sonuçları arasında en önemli konu ise kıdem tazminatıdır. İş akdi işveren tarafından haklı sebeple feshedilen işçi, kıdem tazminatına hak kazanamaz. Ayrıca işçinin, işsizlik maaşından faydalanması da mümkün değildir.
Özetleyecek olursak işçi:
- Kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamaz.
- İşe iade davası açamaz.
- İşsizlik ödeneğinden faydalanamaz.
Yukarıda izah edilen sebeplerden dolayı; iş akdi feshedilen işçinin, avukat ile görüşmesi ve danışma almasını tavsiye ederiz.
2. İşçinin Haklı Feshi Sonuçları
Öncelikle bilinmelidir ki; işçi haklı fesih nedenlerine dayanarak iş akdini sona erdirmiş olsa dahi, sözleşmeyi kendi sona erdirdiği için ihbar tazminatı, işe iade ve buna bağlı olan işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti için dava açamayacaktır. Sayılan bu haklar açısından, feshin haklı bir nedene dayanıp dayanmamasının önemi bulunmamaktadır. Dava açılması halinde, işçi istifa ederek sözleşmeyi sona erdiren taraf olduğu için dava olumsuz sonuçlanacaktır.
Bir diğer sonuç ise işçinin ihbar sürelerini beklemesine gerek kalmamasıdır. Haklı nedenle fesih halleri hem işçi hem de işveren açısından derhal fesih imkanı sunar. Böyle bir duruma dayanarak istifa eden işçi, ihbar öneline uymak zorunda değildir.
İşçinin haklı feshi sonuçları arasında en önemli konu ise kıdem tazminatıdır. Kural olarak istifa eden işçi kıdem tazminatına hak kazanmaz. Ancak, sözleşmenin haklı nedenle sona erdirilmesi durumunda, işçinin kusuru bulunmadığı için kıdem tazminatına hak kazanılır. Yani haklı nedenle istifa eden işçi, kıdem tazminatına hak kazanır.
İşçi haklı fesih hallerine dayanarak iş akdini sona erdirdiği taktirde, aşağıda sayılan dava türlerini açabilecektir. İlgili dava türleri hakkında bilgi almak için başlıklara tıklayabilirsiniz:
- Kıdem tazminatı davası
- Fazla mesai ücreti davası
- Ücret alacağı davası
- Ulusal bayram ve genel tatil (UBGT) ücreti davası
- Yıllık izin ücreti alacağı davası
- Hafta tatili ücreti davası
- Mobbing nedeniyle tazminat davası
- Emeklilik sebebiyle kıdem tazminatı davası
- Askerlik sebebiyle kıdem tazminatı davası
- Evlilik tazminatı davası
Sayılan bu alacak ve tazminatları ödenmeyen işçi, bir avukat ile İş Mahkemesi’nde ilgili davayı açabilir ve alacaklarına kavuşabilir.
Haklı Nedenle Fesih Kaç Gün İçinde Yapılmalıdır?
Haklı nedenle fesih sebeplerinin ortaya çıkması durumunda, taraflar bu fesih yetkisini belli bir süre içerisinde kullanmalıdır. Aksi takdirde bu sebebe dayanmak artık mümkün olmayacaktır. Süre belirlenirken, olayın gerçekleştiği ve öğrenildiği tarih esas alınmaktadır.
Buna göre; haklı fesih nedeni sayılan halin öğrenilmesinden itibaren 6 iş günü içerisinde ve her hâlükârda feshe sebebiyet veren olayın gerçekleştiği andan itibaren 1 sene içerisinde fesih hakkı kullanılmalıdır.
Belirtilen bu süre içerisinde iş akdini feshetmeyen işçi veya işverenin yapacağı fesih, haklı bir feshin sunacağı sonuçları doğurmayacaktır.
1 senelik ve 6 iş günlük süreler, birbirinden farklı hak düşürücü sürelerdir. Başka bir anlatımla taraflar, haklı nedenle fesih sebebi olan fiili öğrendikleri andan itibaren 6 iş günü içinde; eğer bu fiil henüz öğrenilmediyse de fiilin gerçekleşmesinden itibaren en geç 1 sene içerisinde kullanmak zorundadır.
Fakat bu durumun bir istisnası bulunmaktadır. Eğer haklı feshe sebep olan fiilde, işçi herhangi bir maddi menfaat sağlamaya devam ediyor ise 6 iş günlük süreye uymak koşuluyla; fiilin üstünden her ne kadar süre geçmiş olursa olsun işveren haklı fesih imkanına sahip olacaktır. Böyle bir durumda, 1 yıllık hak düşürücü sürenin bir önemi bulunmamaktadır.
6 günlük süre, işveren ya da işçinin haklı feshe sebep fiili öğrendiği gün itibari ile başlamaktadır. Fiilin öğrenildiği gün hesaba katılmadan, bu günü takip eden iş günleri sayılmalıdır. 6. iş gününün bitiminde bu hak kaybedilecektir.
Haklı Fesih Sebeplerinin Değerlendirilmesinde Avukatın Önemi
İşveren veya işçinin fesihte dayandığı sebeplerde haklılığı, dava açıldığı takdirde davanın olası sonuçları ve izlenecek sürecin değerlendirilmesi muhakkak bir iş hukuku avukatı tarafından gerçekleştirilmelidir.
Bunun sebebi ise İş Hukuku’nun oldukça kapsamlı ve detaylı bir hukuk dalı olmasıdır. Yasal süreç içerisinde yapılacak en ufak hata dahi; giderilmesi imkansız sonuçlara ve hak kayıplarına yol açabilmektedir.
Davanızda her ne kadar haklı olsanız da gözden kaçıracağınız bir usul hatası, bu hakkı kaybetmenize sebep olabilecektir. Benzer şekilde eksik ve hatalı işlemler nedeniyle 1 sene gibi kısa süre içerisinde sonuçlanabilecek davalar, oldukça uzun sürelere yayılabilmektedir.
İstifa ederken nelere dikkat edilmeli, işten çıkarılan işçi ne yapmalı ve işten çıkarılan işçinin hakları adlı yazılarımızı inceleyerek, konu hakkında pratik ve önemli bilgilere sahip olabilirsiniz.
Haklı Fesih Konusunda En Sık Sorulan Sorular
Konu hakkında en fazla merak edilen soru ve cevapları aşağıda bulunmaktadır.
İşçi, tek taraflı bir irade beyanı ile iş akdini sona erdirebilir. Haklı nedenle fesih halinde hem işçinin hem de işverenin sözleşmeyi derhal feshetme hakkı bulunmaktadır. Bu nedenle bildirim sürelerinin beklenmesine gerek bulunmamaktadır.
İşçinin iş yerinde, 7 günden daha fazla hapis cezası gerektiren ve ertelenmeyen bir suç işlemesi halinde, işveren tazminat ödemeksizin işçiyi işten çıkartabilir.
İhbar tazminatı, iş akdini sona erdiren tarafın diğer tarafa ödemesi gereken bir tazminat türüdür. Bu nedenle iş sözleşmesini fesheden taraf, haklı bir sebebe dayanıyor olsa dahi ihbar tazminatına hak kazanamaz.
İstifa işçinin işten ayrılmasıdır. Bu durum, kanunda sayılan haklı bir sebebe dayanıyor ise haklı nedenle istifa söz konusu olur. Böyle bir durumda işçi istifa etmiş olsa dahi haklı nedenlerden dolayı iş akdini sona erdirdiği için kıdem tazminatına hak kazanır.
Fesih bildirimi yapılırken, feshe sebep olan fiilin kesin ve açık şekilde belirtilmesi gerekmektedir. Aksi durumda yapılan fesih geçersiz sayılacak ve işçi işe iade davası açabilecektir.
Hayır işlemez; çünkü hem uygulamada hem de yasal açıdan böyle bir sicil bulunmamaktadır. Ancak işten ayrılma nedenini gösteren SGK çıkış kodu, işçinin SGK hizmet cetvelinde gözükmektedir.
Haklı sebeple feshin bir sonucu da işçinin alacağı tazminatlardır. Eğer işçi haklı bir sebebe dayanarak iş akdini sona erdirdiyse kıdem tazminatına hak kazanır. Ancak işverenin böyle bir nedene dayanarak işçiyi işten çıkarması durumunda, kıdem ve ihbar tazminatı ödeme zorunluluğu bulunmamaktadır.