Boşanmada Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır? Süreç, Haklar ve Güncel Bilgiler

Boşanma, yalnızca duygusal bir ayrılık değil; aynı zamanda maddi varlıkların bölünmesini de gerektiren ciddi bir hukuki ayrışma sürecidir. Tarafların evlilik süresince edindiği malların nasıl paylaşılacağı, boşanma davalarında sıkça gündeme gelen ve çoğu zaman anlaşmazlığa neden olan önemli bir konudur.

Özellikle ortak yaşam boyunca taşınmaz, birikim, taşıt gibi malvarlıkları edinildiyse, paylaşımın hukuka uygun ve adil biçimde yapılması tarafların geleceği açısından büyük önem taşır. Türk Medeni Kanunu, bu sürecin temel ilkelerini açık şekilde düzenlemiştir; ancak uygulama, evliliğin tarihi, eşler arasındaki sözleşmeler ve malların edinilme şekline göre farklılık gösterebilir.

Boşanmada Mal Paylaşımı Davası (Mal Rejiminin Tasfiyesi) Nedir?

Boşanma sonrası mal paylaşımı, evlilik süresince edinilen malların hangi esaslara göre eşler arasında bölüştürüleceğini düzenleyen hukuki süreçtir. Türk Medeni Kanunu’na göre bu sürece “mal rejiminin tasfiyesi” denir.

01.01.2002 tarihinden itibaren geçerli olan yasal sistemde, eşler arasında aksi kararlaştırılmadıkça edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanır. Bu rejime göre, evlilik boyunca karşılığı verilerek kazanılan tüm mallar ortak sayılır ve boşanma durumunda eşit şekilde paylaşılır. Yani sadece kimin adına kayıtlı olduğu değil, malın nasıl ve ne zaman edinildiği belirleyici olur.

Ayrı Dava Açılması Gerekir

Mal paylaşımı yapılabilmesi için, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra ayrı bir dava açılması gerekir. Uygulamada boşanma davasında mal paylaşımı da talep edilebilir; fakat bu talep hâkim tarafından genellikle “bekletici mesele” olarak kabul edilir ve ayrıca bir dosyada, boşanma sonrasında değerlendirilir.

Hangi Mallar Paylaşılır?

Mal paylaşımı iki temel gruba dayanır:

  • Edinilmiş Mallar: Evlilik süresince maaş, ikramiye, birikim, taşınmaz gibi bedel karşılığı elde edilen değerler. Bu mallar ortak kabul edilir ve paylaşıma girer.
  • Kişisel Mallar: Evlilikten önce edinilen, miras kalan ya da bağış yoluyla kazanılan varlıklar. Bu mallar kişisel sayılır ve paylaşım dışında tutulur.

Mal paylaşımında, her malın niteliği, ediniliş tarihi ve finansman kaynağı önem taşır. Anlaşmalı boşanmalarda, eşler bu konuları protokolle düzenleyebilir ve dava açılmasına gerek kalmayabilir.

Dava Ne Zaman Açılır? – Zamanaşımı Süresi

Mal rejiminin tasfiyesi davası, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren açılabilir. Yani mahkeme, evliliğin sona ermesine karar verdikten sonra, ancak bu karar kesinleştikten sonra mal paylaşımı yargılaması başlayabilir.

📌 Zamanaşımı süresi: 10 yıl
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre, boşanmanın kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl içinde mal paylaşımı davası açılması gerekir. Aksi takdirde, bu hak zamanaşımına uğrar.

Not: Boşanma davası sırasında mal paylaşımı talep edilmiş olsa dahi, bu talep mahkeme tarafından ayrı bir dosyaya tefrik edilir ve boşanma kararı kesinleşmeden hükme bağlanamaz. Bu nedenle mal paylaşımı için ayrı ve zamanında bir dava açılması gereklidir.

Dava Nerede Açılır? – Yetkili Mahkeme

Mal rejiminin tasfiyesi davasında:

  • Görevli mahkeme: Aile Mahkemesi’dir.
  • Eğer bulunmuyorsa, Asliye Hukuk Mahkemesi, aile mahkemesi sıfatıyla davayı görür.

Yetkili mahkeme:

  • Boşanmanın görüldüğü mahkeme,
  • Ya da taraflardan birinin yerleşim yeri mahkemesi olabilir.

Boşanmada Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır?

Boşanma kararı yalnızca evliliği sona erdirir; mal paylaşımı ise bu sürecin ekonomik yansımasıdır ve ayrı bir dava konusudur. Boşanma davası sırasında mal rejimi tasfiyesi talep edilse bile, mahkemeler bu konuda hüküm vermez; bu talep bekletici mesele kabul edilir ve boşanmanın kesinleşmesini takiben değerlendirilir.

Bu nedenle mal paylaşımı davası, boşanma kararı kesinleştikten sonra ayrı olarak açılmalıdır.

Mal paylaşımı süreci genellikle şu adımlarla ilerler:

  1. Kişisel malların ayrılması
    Her eş, kendisine ait olan kişisel malları geri alır. Bunlar arasında evlilik öncesi edinilen taşınmazlar, miras kalan varlıklar veya bağış yoluyla kazanılmış değerler yer alır.
  2. Edinilmiş malların tespiti
    Evlilik süresi boyunca elde edilen, ortak yaşamın sürdürülebilmesi amacıyla edinilmiş tüm malvarlıkları belirlenir. Örnekler:
    • Maaşla alınan ev veya otomobil
    • Banka birikimleri
    • Yatırım araçları, şirket hisseleri
  3. Değerleme ve borç mahsubu
    Belirlenen malların boşanma anındaki rayiç değeri hesaplanır. Bu değerden, varsa ilgili kredi veya borçlar düşülerek net paylaşılabilir tutar ortaya çıkarılır.
  4. Yarı yarıya paylaşım
    Net malvarlığı değeri, eşit şekilde ikiye bölünür. Eğer mallar fiilen bir eşin üzerinde kayıtlıysa, diğer eş katılma alacağı talep ederek payını dava yoluyla talep edebilir.

💡 01.01.2002’den önceki evliliklerde “mal ayrılığı rejimi”, sonrasındaysa “edinilmiş mallara katılma rejimi” geçerlidir. Hangi mal rejiminin uygulanacağı, paylaşımın çerçevesini doğrudan etkiler.


Evlilik Tarihine Göre Hangi Mal Rejimi Geçerlidir? (2002 Öncesi / Sonrası Karşılaştırması)

Boşanmada mal paylaşımına hangi kuralların uygulanacağı, eşlerin evlilik tarihine ve varsa mal rejimi sözleşmesine göre belirlenir. Çünkü 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, mal rejimi sistemini kökten değiştirmiştir.

Bu değişiklikten önce eşler arasında mal ayrılığı rejimi geçerliydi. Yeni kanunla birlikte ise edinilmiş mallara katılma rejimi yasal rejim olarak kabul edilmiştir. Dolayısıyla evlilik hangi tarihte yapılmışsa, o tarihte yürürlükte olan rejime göre mal paylaşımı yapılır.

Ayrıca, eşler evlenmeden önce veya evlilik sırasında noter huzurunda mal rejimi sözleşmesi yaparak farklı bir rejimi (mal ayrılığı, paylaşmalı mal ayrılığı veya mal ortaklığı) tercih etme hakkına sahiptir.

1. 2002 Öncesi Evliliklerde: Mal Ayrılığı Rejimi

1926 tarihli eski Medeni Kanun’a göre, eşler bir sözleşme yapmadıysa mal ayrılığı rejimi geçerlidir.

  • Bu rejimde, her mal kimin adına kayıtlıysa onun sayılır.
  • Evlilik süresince edinilmiş olsa bile, diğer eşin hak iddiası mümkün değildir.

📌 Örnek:
1998’de evlenen bir çiftin 2000’de koca adına alınan evi, yalnızca kocanın malı sayılır. Kadın eşin hakkı yoktur. Ancak eğer kadının bu evin alımına maddi katkısı varsa, katkı payı alacağı davası açma hakkı doğabilir.

2. 2002 Sonrası Evliliklerde: Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi

Yeni yasal rejim: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre, 01.01.2002’den sonra evlenen eşler (veya bu tarihten önce evlenip evliliği sürdürenler) mal rejimi sözleşmesi yapmamışlarsa edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olurlar.

  • Bu rejimde, eşlerin evlilik süresince maaş, birikim, sosyal güvenlik ödemeleriyle elde ettiği tüm mallar ortak kabul edilir.
  • Boşanma halinde bu mallar yarı yarıya paylaşılır.

📌 Örnek:
2005’te evlenen bir çiftin, 2010’da maaşla alınan arabası, her iki eşin de ortak malı sayılır. Araç kimin üzerine olursa olsun, değerinin yarısı diğer eşin hakkıdır.

3. 2002 Öncesi Evlilik + 2002 Sonrası Devam Edenler: Karma Dönem Uygulaması

Geçiş kuralı: 4722 sayılı kanuna göre, 01.01.2002’den önce evlenip bu tarihten sonra da evliliği devam eden eşler, ayrı bir sözleşme yapmadılarsa, 01.01.2002’ye kadar mal ayrılığı, sonrası için ise edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olurlar.

  • Bu durumda, mal paylaşımı yapılırken iki dönem ayrı ayrı değerlendirilir.

📌 Örnek:

  • 2001’de alınan ev → Kimin üzerineyse onun kişisel malı sayılır.
  • 2005’te alınan arsa → Ortak mal sayılır ve boşanma halinde eşit şekilde paylaşılır.

Boşanmada Hangi Mallar Paylaşılır?

Boşanma mal paylaşımı, eşlerin evlilik süresince karşılık vererek edindikleri malvarlığı değerlerini kapsar. Türk Medeni Kanunu’nun 219. maddesi, bu malları “edinilmiş mallar” olarak tanımlar.

Buna göre, evlilik birliği süresince emek, gelir veya bedel karşılığı elde edilen mallar kural olarak her iki eşin ortak malı sayılır ve paylaşım kapsamına girer.

Paylaşıma konu mallar şunlardır:

  • Çalışma karşılığı elde edilen maaş, prim, ikramiye, bahşiş ve diğer nakdi gelirler
  • Bu gelirlerle alınan taşınmazlar (örneğin ev, arsa) veya taşınırlar (örneğin otomobil)
  • Evlilik süresince edinilen birikimler (banka hesapları, döviz ve yatırım araçları)
  • Sosyal güvenlik kurumlarından yapılan ödemeler (örneğin işsizlik maaşı, vizite ücretleri, sigorta prim iadeleri)
  • Kıdem ve ihbar tazminatları (çalışma gücü kaybı veya işten ayrılma durumunda ödenenler)
  • Bireysel emeklilik sistemine yapılan katkıların getiri kısmı (eğer evlilik içinde ödenmişse)
  • Şirket hisseleri ve kar payları (evlilik süresince edinilen kısmı)
  • Kişisel malların gelirleri (örneğin evlilik öncesi bir gayrimenkulün kira geliri)
  • Kişisel mala ilişkin elde edilen faiz, değer artışı veya tasarruf edilmiş ikame değerler
  • Taksitle alınan mallar – Evlilik içinde ödenmiş taksit oranı kadar hak iddia edilebilir
  • Yaratılan eserlerden kazanılan bedeller, yüklenici olarak edinilen kazançlar, ödüller

📌 Not: Malların edinilmiş sayılması için, karşılık verilerek (yani bedel ödenerek veya emek harcanarak) kazanılmış olması gerekir. Miras, bağış veya evlilik öncesi edinimler bu kapsamda değildir; onlar bir sonraki bölümde açıklanacak olan kişisel mallardır.


Boşanmada Hangi Mallar Paylaşılmaz?

Her mal, boşanma halinde ortak paylaşım konusu değildir. Türk Medeni Kanunu’nun 220. maddesi gereği, bazı mallar kişisel mal sayılır ve paylaşıma dahil edilmez. Bu mallar sadece ilgili eşe aittir ve diğer eşin bu mallar üzerinde hak iddiası yoktur.

Kişisel mallar şunlardır:

  • Evlilikten önce edinilmiş mallar
    (Örneğin, bir eşin evlenmeden önce aldığı ev, araba veya banka birikimi)
  • Miras yoluyla kazanılan mallar
    (Anne, baba veya diğer akrabalardan kalan mülkler, nakit ya da paylar)
  • Karşılıksız kazandırmalar
    (Hibe, hediye, bağış; örneğin düğünde takılan ziynet eşyaları genellikle kadının kişisel malı sayılır)
  • Manevi tazminat alacakları
    (Haksız fiil sonucu kişisel zarara karşılık kazanılan tazminatlar, paylaşılmaz)
  • Kişisel malların yerine geçen değerler
    (Örneğin evlilik öncesi alınan bir evin satılıp parasının saklanması durumunda, o para da kişisel mal sayılır)

📌 Örnek: Eşlerden biri evlilik süresince, ailesinden miras kalan bir arsa edinmişse, bu mal sadece o eşe aittir. Diğer eş, boşanma davasında bu mal için hak talep edemez.

Unutmayın: Aksi ispat edilinceye kadar tüm mallar edinilmiş mal kabul edilir. Bir malın kişisel olduğunu iddia eden eş, bunu belgelerle ispat etmekle yükümlüdür.


Mal Paylaşımı Davasında Talep Edilebilecek Alacak Türleri

Boşanma sonrası yapılan mal paylaşımı davasında, sadece malın değeri değil, o malın edinilme şekli, kimin katkı sağladığı ve hangi rejimin geçerli olduğu da dikkate alınır.

Güncel yasal rejim olan edinilmiş mallara katılma sisteminde, eşler kural olarak evlilik süresince edinilen malların yarı değerine ortak olur. Ancak bazı durumlarda, bu eşitlikten sapmalar olabilir. Bu farklılıklar üç ana alacak türüyle telafi edilir:

1.Katılma Alacağı

Katılma alacağı, edinilmiş mallara katılma rejiminin temel dayanağıdır. Eşlerden biri, evlilik boyunca edinilen malların net değerinin yarısı üzerinde hak sahibi olur. Eğer bu mallar diğer eşin üzerinde kayıtlıysa, payını talep etmek için katılma alacağı davası açabilir.

Örnek: Boşanma anında toplam edinilmiş mal 800.000 TL, ilgili borçlar ise 200.000 TL olsun. Net değer 600.000 TL olur. Her eş 300.000 TL üzerinde hak sahibidir. Bu mallar sadece bir eşin adına kayıtlıysa, diğeri 300.000 TL tutarında katılma alacağı isteyebilir.

📝 TMK m.229 ve m.230 hükümleri uyarınca, diğer eşten habersiz yapılan karşılıksız devirler veya kişisel mallarla edinilmiş mallar arasında geçişler de hesaplamaya dahil edilir.

2. Katkı Payı Alacağı

Katkı payı alacağı, özellikle 2002 öncesi evliliklerde (mal ayrılığı rejimi geçerli olduğunda) gündeme gelir. Eşlerden biri, diğer eşin üzerine kayıtlı olan bir malın edinilmesine maddi katkı sağlamışsa, bu katkının iadesini talep edebilir.

Örnek: Kadın, eşinin adına kayıtlı evin peşinatına kendi birikimiyle destek olmuşsa, bu katkısını boşanma davasında katkı payı alacağı olarak talep edebilir.

Bu alacak türü, aynı zamanda mal ayrılığı rejimini seçmiş eşler açısından da geçerlidir.

3. Değer Artış Payı Alacağı

Değer artış payı alacağı, bir eşin diğer eşe ait kişisel bir malın değerini artıracak şekilde katkıda bulunması durumunda gündeme gelir. Bu katkı neticesinde malın değeri artmışsa, katkı yapan eş bu artıştan orantılı pay isteyebilir.

Örnek: Koca, evlilikten önce kendi adına bir arsa satın almıştır. Evlilik süresince bu arsaya ev yapılır ve evin yapımı için kadın yüklü bir maddi katkı sağlar. Boşanmada, kadının bu katkısı nedeniyle arsanın değerindeki artıştan pay alması mümkündür.

Bu alacak türü, katkı payından farklı olarak kişisel mal üzerinde değer artışı varsa devreye girer. Amacı, katkı yapan eşin emeğini ve finansal katkısını korumaktır.

Anlaşmalı Boşanmada Mal Paylaşımı

Anlaşmalı boşanma, eşlerin boşanma ve sonuçları hakkında karşılıklı mutabakata vararak birlikte mahkemeye başvurdukları bir boşanma türüdür. Bu süreçte, eşlerin mal paylaşımı konusunda anlaşmaları da mümkündür. Malvarlığına ilişkin bu tür anlaşmalar, anlaşmalı boşanma protokolü içinde düzenlenebilir.

Mal Paylaşımı Protokolde Nasıl Belirtilir?

Anlaşmalı boşanma protokolünde eşler, ev, araba, banka hesapları, ziynet eşyaları gibi tüm varlıkları kimde kalacağı konusunda açıkça belirtebilir. Örneğin:

  • Taraflar, evlilik birliği süresince edinilen 2015 model aracın eş A’da, 2018 yılında alınan taşınmazın ise eş B’de kalması konusunda mutabık kalmışlardır.

Bu tür ifadeler açık, net ve tartışmaya mahal bırakmayacak şekilde yazılmalıdır.

Mal Paylaşımı Protokolde Olmazsa Ne Olur?

Anlaşmalı boşanma için mal paylaşımı zorunlu değildir. Yani, protokolde bu konuya hiç yer verilmese bile mahkeme boşanmayı onaylayabilir. Ancak mal paylaşımı protokolde yer almazsa, boşanma gerçekleştikten sonra eşler ayrıca mal paylaşımı davası açma hakkına sahiptir.

Bu da demektir ki:

  • Eğer protokolde açık şekilde mal paylaşımı yapılırsa, genellikle sonradan ayrı dava açılmasına gerek kalmaz.
  • Eğer protokolde mal paylaşımı düzenlenmemişse, her iki eş de boşanma sonrası bu konuda hak talep edebilir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Her mal kalemi tek tek ve açık biçimde protokole yazılmalı.
  • “Taraflar tüm malvarlıklarını birbirlerinden talep etmeyeceklerdir” gibi genel ifadeler, uyuşmazlıkları önlemek açısından tek başına yeterli olmayabilir.
  • Eşlerin protokolü hazırlarken bir avukattan hukuki destek alması, ileride hak kaybı yaşamamaları açısından önemlidir.

📝 Not: Mahkeme, protokoldeki mal paylaşımı hükümlerini adil bulmazsa, boşanmayı onaylamadan önce taraflardan düzeltme isteyebilir. Bu nedenle, hem tarafların rızasını içeren hem de hukuka uygun bir paylaşım metni hazırlanmalıdır.


Çekişmeli Boşanmada Mal Paylaşımı

Çekişmeli boşanma, eşlerin boşanma nedenleri veya sonuçları konusunda uzlaşamadığı dava türüdür. Bu tür davalarda mahkeme yalnızca boşanma kararını verir. Mal paylaşımı ise boşanma davasıyla birlikte istenmiş olsa dahi, ayrı bir süreçtir ve bu konuda karar verilmesi için boşanma kararının kesinleşmiş olması gerekir.

Bu noktada mahkeme, boşanma dilekçesindeki mal paylaşımı talebini “tefrik eder” (ayırır) ve bu konuda açılacak davayı ayrı bir esas numarasıyla yürütür. Bu süreç, mal rejiminin tasfiyesi olarak adlandırılır ve sadece edinilmiş mallar üzerinden değerlendirme yapılır. Kişisel mallar bu paylaşımın dışında tutulur.

Anlaşmazlık Varsa Ne Olur?

Taraflar mal paylaşımı konusunda uzlaşamazsa, her biri kendi lehine iddialarda bulunur. Bu iddialar doğrultusunda:

  • Malların edinilme zamanı,
  • Finansman kaynağı,
  • Üzerlerindeki borçlar,
  • Hangi eşin adına kayıtlı oldukları

gibi kriterler göz önünde bulundurularak değerlendirme yapılır. Mahkeme gerekirse bilirkişi atar, değerleme yapılmasını ister, delilleri değerlendirir. Bu sebeple çekişmeli mal paylaşımı davaları genellikle daha uzun ve teknik bir sürece yayılır.

📌 Not: Mal paylaşımı, aynî bir hak sağlamaz. Yani eşlerden biri bir gayrimenkulün tapusunun doğrudan kendi adına geçirilmesini talep edemez. Sadece değere dayalı bir alacak hakkı oluşur. Örneğin, bir evin değeri üzerinden kendi hissesine düşen miktarı para olarak talep edebilir.

Mal Kaçırma Riski ve Alınabilecek Önlemler

Çekişmeli boşanma davalarında sık karşılaşılan sorunlardan biri de, eşlerden birinin mal kaçırma girişimidir. Bu kapsamda bazı eşler:

  • Mallarını üçüncü kişilere devredebilir,
  • Satış veya bağış yoluyla mal varlığını azaltabilir,
  • Sahte borç ilişkileri kurabilir.

Bu tür risklere karşı şu önlemler alınabilir:

  • Mahkemeden ihtiyati tedbir talep edilerek, taşınmazlar, araçlar, banka hesapları, şirket hisseleri gibi varlıkların devri engellenebilir.
  • TMK m.229 uyarınca, boşanma tarihinden önceki bir yıl içinde yapılan karşılıksız devirler, sanki mal hâlâ eldeymiş gibi hesaplamaya dahil edilir. Böylece haksız kazanç önlenir.

🔔 Uyarı: Mal kaçırma şüphesi varsa, tedbir için zaman kaybetmeden mahkemeye başvurulmalıdır. Gecikme durumunda malın elden çıkarılması riski doğar.


Boşanmada Mal Paylaşımına Dair Özel Durumlar

Boşanmada mal paylaşımı çoğu zaman genel kurallara göre işler. Ancak bazı özel durumlar, süreci farklılaştırabilir. Aşağıda sık karşılaşılan senaryolara dair önemli soruları yanıtladık:

Eşin Aldatması (Zina) Durumunda Mal Paylaşımı Değişir mi?

Genel kural olarak, zina veya kusurlu davranışlar edinilmiş mallar üzerindeki hakkı ortadan kaldırmaz. Yani aldatan eş de, mal rejimi tasfiyesinde diğer eş gibi edinilmiş malların yarısını talep edebilir.

Ancak TMK madde 236/2 gereği, zina veya hayata kast gibi ağır kusur halleri varsa, hakim, hakkaniyet gereği kusurlu eşin katılma alacağını azaltabilir veya tamamen kaldırabilir.

Ayrıca, TMK m.229 uyarınca, aldatma döneminde eşten gizli yapılan büyük harcamalar (örneğin sevgiliye pahalı hediye ya da para transferi) “eklenecek değer” sayılarak hesaba dahil edilir.

📌 Özet: Kusur, mal paylaşım hakkını otomatik olarak ortadan kaldırmaz; ancak hâkim, ciddi durumlarda hakkaniyete göre bu hakkı sınırlandırabilir.

Eşlerden Biri Ölürse Mal Paylaşımı Ne Olur?

Boşanma davası devam ederken eşlerden biri ölürse, dava kendiliğinden sona erer. Çünkü evlilik, boşanma değil, ölümle son bulmuş olur.

Bu durumda, miras hukuku ve mal rejimi tasfiyesi birlikte devreye girer. Sağ kalan eş, ölenin yasal mirasçısı olur ve aynı zamanda edinilmiş mallar üzerinden tasfiye talebinde bulunabilir. Bu iki hak ayrı ayrı değerlendirilir.

📌 Örnek: Boşanma sürerken koca vefat ederse, eş hem miras hakkını alır hem de katılma alacağı davası açabilir.

Evlilikten Önce Krediyle Alınan Mallar Paylaşılır mı?

Malın edinildiği tarih önemlidir. Evlilikten önce alınan ev, araba gibi mallar kişisel mal sayılır.

Ancak evlilik süresince bu mal için ortak gelirle taksit ödemesi yapılmışsa, diğer eş, bu katkı oranında katkı payı alacağı veya değer artış payı alacağı talep edebilir.

📌 Örnek: Evlilikten bir ay önce alınan evin taksitleri evlilik süresince ödendiyse, diğer eşin bu ödemeler oranında alacak hakkı doğar.

Boşanma Davası Açılmadan Önce Satılan veya Kaçırılan Mallar Ne Olur?

Mal kaçırma girişimleri, boşanma davalarında sık rastlanan bir durumdur. TMK madde 229 gereği, mal rejiminin sona ermesinden önceki 1 yıl içinde diğer eşin rızası olmadan yapılan karşılıksız kazandırmalar (örneğin bağışlar), eklenecek değer olarak hesaba dahil edilir.

Ayrıca, piyasa değerinin çok altında satış yapılması gibi hileli işlemler, mahkemece gerçek değer üzerinden değerlendirilir.

📌 Önlem: Boşanma dilekçesiyle birlikte, ihtiyati tedbir talep edilerek ev, araç, banka hesabı gibi varlıkların devri mahkeme kararıyla durdurulabilir.


Sıkça Sorulan Sorular

Boşanmada ev kimin olur?

Evlilik süresince alınan ev, “edinilmiş mal” sayılır ve kural olarak her iki eşin ortak mülkiyetindedir. Boşanma halinde evin piyasa değeri belirlenir ve eşit olarak paylaşılır. Pratikte ev bir eşte kalırsa, diğer eşe değerinin yarısı ödenir.

Boşanırken borçlar nasıl bölüşülür?

Ortak yaşam için yapılan borçlar da paylaşım hesabına dahildir. Örneğin birlikte alınan bir evin kalan kredi borcu, evin değerinden düşülür ve kalan miktar eşit bölüştürülür. Ancak kişisel borçlar (örneğin bireysel kredi) sadece borçluyu bağlar.

Çalışmayan eş mal paylaşımında hak talep edebilir mi?

Evet. Eşin ev hanımı olması ya da çalışmıyor olması mal paylaşımındaki hakkını etkilemez. Evlilik süresince edinilen tüm mallar ortak kabul edilir ve çalışmayan eş de bu malların yarısı üzerinde hak sahibidir.

Evlilik sözleşmesi yapılmazsa hangi sistem geçerli olur?

Taraflar mal rejimi sözleşmesi yapmazsa, yasal mal rejimi olan “edinilmiş mallara katılma” sistemi uygulanır. Bu sistemde evlilik süresince kazanılan mallar eşit şekilde paylaştırılır. Sözleşme yapılmışsa, paylaşım o rejime göre yürür.

Mal paylaşımı davası ne kadar sürer?

Bu tür davalar genellikle 6 ay ile 2 yıl arasında sonuçlanır. Anlaşmazlık düzeyi, taşınmaz sayısı ve bilirkişi incelemeleri süreci etkileyebilir. Uyuşmazlık yoksa süreç kısalabilir, çekişmeli davalarda birkaç yılı da bulabilir.


Hukuki Uyarı ve Kaynakça

📌 Bu içerik, bilgilendirme amaçlıdır ve hukuki danışmanlık yerine geçmez. Boşanma davaları kendine özgüdür. Detaylı hukuki değerlendirme için bireysel danışmanlık alınması gerekir.

Kaynaklar:

Yazar

  • Anıl Akalın, Ankara Barosu’na kayıtlı bir avukattır. Ağırlıklı olarak özel hukuk alanlarında çalışmakta, edindiği mesleki deneyimi anilakalin.av.tr adresinde yayımladığı içeriklerle paylaşmaktadır. Yayınların amacı, hukuki süreçler hakkında genel bilgi sunmak ve güvenilir bir kaynak oluşturmaktır.

Haber Bültenimize e-Posta ile
Kayıt Olun

Geri
Telefon
WhatsApp